ygafmin tarafından 4 Eylül 2012 tarihinde Yazgulu Yazılar kategorisine eklendi.
Yazıyı okuyan kişi sayısı 47 ve yorum yapan kişi sayısı Yorum Yapılmadı.
Seninle başlayacağım ve seninle bitireceğim yazıyı ve kendimi
Saçının her bir teline ve her bir bakışına kurban olurum. (s) öze nereden gireceğim. Nasıl yazacağım. Kendimi sana nasıl tasvir edeceğim bilemiyorum. Kâğıt kanlı ellerime ve yaşlı gözlerime ne kadar dayanacak.
Biliyorsun Elifle başlar yirmi dokuz harflik cüz. Ve A ile başlar bizde de alfabe. Elif bir demektir ebcet hesabına göre. Dimdiktir elif. Rüzgâra karşı ulu bir çınardır. Bütün zorluklara göğüs gerecek bir liderdir elif. ze ز harfi de senin hilal kaşlarına ne çok benziyor sevgili. ze harfi senin kaşlarından müteşekkildir. Sana bakılarak oluşmuş bir harf sanki. ze harfinin yay gibi çizgisi kaşlarının bir şeklidir. Ve harfin üstündeki noktada kaşının altındaki benden alınmıştır. Sevgili elif harfi gibi ayaktasın. İffetli, kendinden emin ve dirayetli birisisin.
Her ne kadar A ile başlasa bizim alfabemiz ve elifle başlasa da cüz. Senin ismine gelince takılı kalır cümleler. (seni izlerken karakaşının altındaki kara noktada –bende- kaldığım gibi.) seni gören ırmak yön değiştirir. Esrik bir halde akar deryaya. Ve sen ne tarafa dönsen ırmağın akışı o tarafa olacaktır. Bazen Aksu Deresi taşkınlık yapıyor, kavi akıyor. Sebebi seni göremeyince kızgın olması mı? Irmak bu kadar sert akıyorken ya ben nasıl olmalıyım. Kendimi nasıl durdurabilirim. Irmağa yüzünü döndüğün gibi bana da döner misin?
Artık yıldızsız geceler bile seni görünce parlar. Etrafta yıldızlar havai fişek görüntüsü oluşturur. Ay bir başka parlar artık. Seni görüp de parlamayan yıldızdan şüphe ederim. Seni görüp de ağlamayan buluttan şüphe ederim. Yağmur sen seviyorsun diye yağıyor. Biliyor senin ne kadar çok sevdiğini bulutlar.
Nasıl da benzer alfabemiz elifba ile. L ve M. lam ve mim. yani Leyla ve Mecnun. Senin aşkından deliren Kays’ın ismi mecnun. KeLiMe lime lime edilince eLeM kalıyor geriye.(senden bana kalan elem gibi işte.) Kays devreden çıkmış. Kays kendinden geçmiş ismini bile unutmuş kendi yüzünü hatırlamaz olmuştur. Kays ölmüştür artık. Şimdi Şair Fuzuli’nin Leyla’sı seni görseydi eğer, ne kadar da çok kıskanırdı. ‘keşke bende onun kadar güzel olsaydım.’ derdi kesin. Tek mutluluk kaynağı aynı ismi kullanmanız olurdu herhalde. Fuzuli yaşasaydı ve bu hikâyeyi yeniden yazsaydı Kays ismini aklına bile getirmezdi belki. Mecnunun adı ben olurdum. Keza kendi ismimi ve kendi görüntümü unuttum. Aynada ki yalanım artık ben. İçinde yaşadığım şehir çöl olmasa da, burada nefes alıp veriyor olsam da sen olmayınca bu şehir, bana ne kadar çok yabancı ve ne kadar çok gurbet oluyor.
Hep merak etmişimdir acaba adına şiirler, yazılar yazabileceğim birisi çıkacak mı karşıma? Her lahza onunla olacağım, seveceğim. Hep onu anıp hiç unutmayacağım birisi. L ve M kitaplarında ki Leyla’yı Yusuf’un Züleyha’sını, Kerem’in Aslı’sını, Ferhat’ın Şirin’ini. Ezelde gördüğüm ne zaman karşıma çıkar diye sabırla sebatla beklediğim birisi. Ben sevgili uğruna çölde kalmaya, dağları delip de kendi suyumda boğulmaya, ateş olup yanmaya da razıyım. Gerçi sensizlik beni hem kendi suyumda boğuyor. Hem de büyük bir yangınla yakıp ateşler içinde bırakıyor. İçimdeki yangını söndürecek kuvvet yok. Varsın bana deli desinler umurumda mı sanıyor dedikoducular. Sevgili uğruna delirmeyen âşık mı sanılır? Her dakika nasıl ölüyorum biliyor musun? Tekrar dirilip tekrar ölüyorum. Sensizliğin sonucu işte bu.
Ben uçurumların kenarında iken sen adını ‘duygusal boşluk’ dediğin o boşluğun içinde boğuluyordum. Kendimi bilemezken orada ve ararken beni tutacak, beni kurtaracak birisini, sen çıktın karşıma. Güzellerin en güzeli Temizlerin en temizi lalezarın kırmızısı gülizarın goncası. Çiçek bahçesinin en nadide çiçeği. Sendin artık gönlümü beklemekten kurtaran. Sendin önceleri benim yanımdan yaratılan. Ezelde gördüğüm sendin. hasretle beklediğim sendin. Ben seninle tam oldum. Senin sayende aşkı buldum. Aşkın güzelliğini sen öğrettin bana ve aşk acı çekmektir diyenlerin ne kadar haklı olduğunu da. Toprak yağmuru ne kadar çok sabırla bekliyorsa bende seni öyle bekliyordum. Ben her şeyi sende buldum. Boşluktaydım sen doldurdun. Düşüyordum sen kaldırdın. Benimle ilgilenişin etkiledi. Bana gülüşün etkiledi. Gözlerin gülüyordu o zamanlar. Giyinişin. Konuşman. Ağlaman. Kızman. Birde seni sözlerde bulduğum için sevdim. Dört özellikten bahsederken sözler en önemlisinde buldum seni. Güzel, iffetli, ahlaklı. Seni unutmayı çok denedim. bana büyü mü yaptı melekler bilmiyorum? Unutamıyorum. Seni çok seviyorum.
Mehmet Türkmen