Rabbimden hep seni diledim alnımın seccadeyle öpüstügü zamanlarda.

Bir türkü tutturmusum dilimde mühür gözlüm seni elden sakınırım kıskanırım diye…..

Hem söylüyor hem yazıyorum bir yandan,ve düsünüyorum sözlerim yetermi yangınlarımı yazmaya diye…
Vuslatlarım ne cokmus benim vuslata hasret geçen günlerim ne kadar çokmus simdi daha iyi anlıyorum…
Yusufu benim vuslatsız sevdaların,Mecnunu benim tüm ayrılıkların ya sen gönlümün gülü ya sen bilirmisin suya hasret zamanları.

Ya sen bilirmisin her gece Rabbimden seni diledigimi bilmezssin bilmeyeceksin,görmezssin görmeyeceksin gönlüme acıyla naksettigim senli zamanları..

Rüyaları çalınmıs zindanlı gecelerde sevdim seni Yusuf misali sabırla.

Yetim cocukların kirlenmemis düslerinde büyüttüm seni el degmemis duygularımla.

Her gülüsün, acılarıma sürülmüs bir merhem gibiydi her gidisin yüregime sıkılmıs kursun gibiydi ve sen bilmedin.

Lacivert okyanuslara uzanan umuttu gözlerin bazen beyaz bazen siyahtı sensizligim gri neden yoktu sende bilmedim.

Korkularımı yüreginde emziren bir imkansız sevdaydın sen ve yasak yanımdın yasak yanlarımla günahlarımla sevdim ben seni.Yeni dogmus bir bebegin kundagında uyuttum hasretimi ve kücük bir çocugun duasıyla yöneldim Rabbime basıma tac olarak diledim seni…

Kirpiklerin papatyaların avuçlarına uzanmıs uyurken, ben yüregimi közledim acılarında sensiz hazanlar büyütüyorum yanlızlıgımda ve sen bilmedin.

Kaybettigim günesi senin gözlerinde bulmusken , ezilmis goncalarımın yaslarını gülüslerinin sıcaklıgında kuruturken karanlıgın fecrinde kalmısım sessizligimle efkarlı nagmeler çınlıyor yüregimde ve dilimde bir dua……..

Her sey senin yüregin ve sevdan için her sey …………………………………………

Yenilgiyi kusanmıs yılların umuda gülümseyen takvim yapraklarında sevdim seni ve sen bilmedin..
Gökyüzüne yıldızları sererken gül kokulu Melek’ler , ben gözlerine mutlulukları motifledim her duada her yakarısta seni diledim Mevlamdan..

Rabbimden hep seni diledim alnımın seccadeyle öpüstügü zamanlarda.

Günes huylu çocukların gözlerinde büyüttüm seni yedi veren güller arasında.

Aldırmadım uzaklarda olusuna, boyun bükmedim arsız yokluguna. Yüregimin suskun kelimelerinde sevdim seni.

Sen tutacaksın diye yüregimi ipsiz uçurumlara saldım. Gözyasların söndürür diye bedenimi senin günahların için güllerin koynunda yaktım har oldum kor oldum hep sana tek sana aktım.

Kanasa da bedenim hasretinde,sebi aruzum dedim sabır çiçekleri büyüttüm kanayan yüregimde ve sen bilmedin.

Uzaklardan bir çagırsan beni, kirpiklerinden dügen gözyaslarını dudaklarımla emmez miyim ?
Göçmen kuslarla haber yollasan, karları üzerime giydirip kanayan yaralarını bedenimle örtmez miyim ?

Haydi sen aglama sen gül sebebi firuzanım.

ımkansızlıgın içinde yürüt beni. Kavusmamız imkansiz da olsa da, yüreginde büyüt beni imkansizlara kaldırmasını dile Rabbimden vuslatı beklerim Yusuf misali..

Aldırma yalnız gecelerde suskunluguma. Aldırma gözyaslarıma. Sırtlarımız ayrılık duvarlarına dayansa da sevgimizi imkansızlıgın içinde yasatmadık mı ?

Ayaklarımız karların altında yanarken , bir avuç günesle “ sevdamızı “ kurak topraklarda zamansız yesertmeyi ummadık mı ?

Karanlıga inat yüregimi yıldızlara yaslayıp sevda bozkırlarda “ umuda “ kök salmadık mı ? Haydi sil gözyaslarını.

Egdigin basını “ gökkusagına “ kaldır. Bu aska hasretin prangaları vurulsa da bir gün vuslatın serbetini içecegiz Zümrüd- ü Anka’nın avuçlarından.

Günes küsse de tenimize, gözlerimizin aydınlıgında büyütecegiz sevdayı dilenen gönül çiceklerimizi senki sebi aruzum olmusssun safagın karanlıgında bekle beni safaktan önceki vakitte gelecegim bülbülün nagmeleriyle…

Tan yeri agarırken yer gök hakkı zikrederken el-hakkkk diyerek dileyecegim seni rabbimden sabır çiçeklerini soldurma gönlümün gülistanı….

Nerde olursan ol, sevdaya gülümse.

Sıcak nefesinle karanlıga yakılmış kandilleri üfle. Dudaklarıma sür,acılarının katransı zehrini.

Haydi umuda tutunmusken, avuçlarından ben içeyim zemzem kokan sevda nehirlerini.

Ve mutluluğu solurken gecenin karanlıgında kirpiklerinde uyut beni. .. sen dile Rabbimden beni.
alıntı